21 Ağustos 2010 Cumartesi

Fatih Çollak (hatim) 12. Cüz Dinle



12. Cüzde Bulunan Sureler ve Açıklamaları:


1-) Hud Suresi: Hud Suresi, 123 ayet olup 12, 17 ve 114. ayetler Medine'de, diğerleri Mekke'de inmiştir. (6-123)


2-) Yusuf Suresi: Yusuf suresi, 11 ayet olup 1,2 ve 3. ayetler Medine'de, diğerleri Mekke'de inmiştir. (1-52)

20 Ağustos 2010 Cuma

Fatih Çollak (hatim) 11. Cüz Dinle



11. Cüzde Bulunan Sureler ve Açıklamaları:

1-) Et-tevbe Suresi : Harpten kaçanların tövbeleri gerekliliği ve genel bir ültimatomdur. Tevbe Suresi 129 ayetten oluşur. 128 ve 129. ayetler Mekke'de, diğerleri Medine'de inmiştir. İnsanlara genel bir ültimatom olduğu için başına Besmele yazılmamıştır. (94-129)

2-) Yunus Suresi :  Yunus suresi, 109 ayet olup 40, 94, 95 ve 96. ayetler Medine'de, diğerleri Mekke'de inmiştir. 98. ayette Hazreti Yunus'un kavminden bahsetmektedir. YUNUS : Yunus Peygamber (A.S)

3-) Hud Suresi : Hud Suresi, 123 ayet olup 12, 17 ve 114. ayetler Medine'de, diğerleri Mekke'de inmiştir. (1-5)

Muhammed Anadan doğdu ilahi sözü

Muhammed Anadan doğdu


Muhammed anadan doğdu
Melekler tebriğe indi
Gönüller şaduman oldu
Can Muhammed nurdan Ahmed

Gördüm göbeği kesilmiş
Sünnet olmuş toz ekilmiş
Nurdan kundağa sarılmış
Can Muhammed nurdan Ahmed

Hakkın nikabı yüzünde
Kudret sürmesi gözünde
Gördüm melekler dizinde
Can Muhammed nurdan Ahmed

Dileriz Hak'tan inayet
Umarız senden şefaat
Son nefeste hem selamet
Can Muhammed nurdan Ahmed

Sen Yoktun - Dursun Ali Erzincanlı İlahi Sözleri

Sen yoktun sultanım,
Hazreti Adem’deydi nurun,
Önce cenneti,
Sonra yeryüzünü şereflendirdin,
Adem nuruna affedildi,
Arafat bu affa şahitti.

----------------------------------------------------
Sen yoktun,
Nuhun gemisindeydi nurun,
Dalgalar yeryüzünü boğarken,
Taprağın bağrındaki su,
Gökyüzüyle buluşurken,
Ve bu bir ilahi azap derken,
Allah nurunu taşıdı binbir sebeple,
Tufan nurunu selamladı edeple.

----------------------------------------------------
Sen yoktun,
Hazreti İsmail’in alnındaydı nurun,
İbrahimi bir dua yükseldi kimsesiz çöllerden,
“Rabbimiz” dedi,
Onlara kendi içlerinden,
Senin ayetlerini okuyacak,
Kitap ve hikmeti öğretecek onlara,
Onları temizleyecek bir elçi gönder,
Amin dedi on sekiz bin alem,
Nurunla aydınlanan minicik ellerini semaya kaldırarak,
Amin dedi İsmail,
Hira Nur dağı amin diyerek ayağa kalktı,
Medine’den adı Uhut olan bir amin yankılandı Sevr dağında.

----------------------------------------------------
Sen yoktun sultanım,
Hazreti İsa, Ahmed diye muştuladı seni,
Alemlerin efendisi diye sana seslendi,
Artık ben sizinle çok söyleşmem dedi havarilerine,
Çünkü bu alemin reisi geliyor,
Bekleyin Ahmed geliyor,
Kainata rahmet geliyor,
Havarilerin yüzünü okşayan,
Ölüleri dirilten bir nefes oldun,
Ama sen yoktun,

----------------------------------------------------
Sen yoktun,
Hazreti Abdullah’ın alnındaydı nurun,
Başı eğik gezerdi mazlum,
Kuteyle göklerden seni sorardı,
Varaka seni arardı semada,
Anneler kız çocuklarını hep ağlayarak sevdiler,
Ağlayarak süslediler ölüme,
Ağlayarak “hadi dayına gidiyorsun” dediler,
Sen yokken sultanım,
Canlı, canlı toprağa gömülmenin adıydı dayıya gitmek,
Anne yüreğinin çıldırtan çaresizliğiydi,
Ve yavrusunun ölüme gidişini seyretmesiydi,
En son çocuk atılırken çukura,
Annesinin suretinde bir melek tuttu onu,
Ve tebessüm ederek Hira Nur dağını gösterdi,
Melekler süslüyordu Hira’yı,
Efendisine hazırlanıyordu Cebel-i Nur,
Efendisine hazırlanıyordu Mekke,
Alem efendisine hazırlanıyordu,
Kainatın gözü Hazreti Amine’deydi,
Toprak yalvarıyordu Rabb’ine,
Gel diye ağlıyordu mazlumlar gözleri semada,
Ve bir gelişin vardı Ya Rasulallah !
Bir inişin vardı yer yüzüne !
Önünde cebrail !
Ardında yalın kılıç melekler !
Bir inişin vardı yer yüzüne,
Yetimler en huzurlu geceyi geçirdi belki de,
Öksüzler annelerine sarıldı doya, doya.

----------------------------------------------------
Sonra bir sessizlik kapladı seher vaktini,
Herşey sus pus olmuştu,
Hadi diyordu yıldızlar, hadi diyordu ay,
Kainat bir isim duymak istiyordu,
Ve bir ses yükseldi Amine’nin evinden;
Muhammed !
Karanlıklar aydınlığa bıraktı yerini,
Muhammed !
Melekler öptü o nurdan ellerini,
Muhammed !
Seni yaratan Allah’a kurbanız ey dürri yekta !
Sana o adı veren Rahman’a kurbanız,
Artık sen vardın,
Susuz topraklara rahmet indi seninle,
Annenden sonra, anne Halime sevindi seninle,
Yağmura mı ihtiyaç var ?
Kaldır şehadet parmağını,
Yağmurları salsın Allah.
Sonra tut ağacın yaprağını,
Köklerini çıkarttırıp yanında yürütsün Allah,
Yeterki sen iste,
Sen iste Ya Rasulallah,
Deki ben kimim ?
Dağlar, taşlar dile gelsin,
Dilsiz çocuklar ellerinden tutup,
Ente Rasulallah desin,

----------------------------------------------------
Sen vardın,
Bedir kardı,
Uhut dardı,
Hendek yardı,
Yiğitlerin vardı,
Ölmek için yarışan yiğitlerin,
Hele bir Enes’in vardı Ya Rasulallah !
Uhut’ta öldüğünü duyunca arkadaşlarına,
“Niye burada oturuyorsunuz ?” diye sormuştu,
Onlar da;
“Allah’ın Rasulü öldürülmüş” deyince,
“Peki o öldükten sonra yaşayıp da ne yapacaksınız ?”
“Kalkın ve onun gibi ölün!” demişti,
Ve savaşın en yoğun olduğu yerde şehit düşmüştü,
Hem de ne şehit ey nebi !
Vücudu yaralardan tanınmaz haldeydi.
Kızkardeşi ancak parmaklarından tanıdı onu,
Musab Bin Umeyr’in vardı senin,
Uhut’ta sancağını taşıyan,
Öyle bir aşkla sana bağlıydı ki,
Allah o gün melekleri Musab’ın suretinde indirdi,
Ebu Hureyren vardı,
Acıkınca mescidin önünde durur sana bakardı,
Sen anlardın,
“Ya Ebâhir gel !” derdin,

--------------------------------------------------
Ve sen gittin,
Bir gidişle gittin,
Ardında hüznün kaldı,
Hasretin kaldı göklerde,
Bilal ezan okuyamaz oldu,
Ne zaman teşebbüs etse,
Muhammed Rasulullah demeye,
Dizleri üstüne çöker kendinden geçerdi,
Sonra günler ay,
Aylar yıl oldu,
Ve asırlar oldu,
Sensizliğe açtık gözlerimizi,
Ama sen bırakmazsın bizi,
Sen varsın ey şehitlerin sultanı,
Sen varsın !
Bir şehit bile ölmezken,
Sana nasıl yok deriz,
Ebu Talip Şam’a giderken devesinin önüne geçip,
“Beni burda kime bırakıp gidiyorsun ?” demiştin,
“Ne anam var ne babam ?”
Ebu Talip bırakmamıştı bu yüzden,
Sensizliğin ızdırabıyla inleyen ümmetini kime bırakıp gidiyorsun Ya Rasûlallah ?
Bırakma bizi ki;
Allah;
Sen onların içindeyken onlara azab edecek değiliz buyuruyor,
Bırakma bizi !
Hayatı seninle öğretti Rahman,
Kulluğu seninle tanıdık,
Duayı senden öğrendik sevgili !
Hazreti Ömer Umre için senden izin isteyince,
“Kardeşcik” dedin ona,
“Kardeşcik duanda bana da yer ayırır mısın ?”
Bizler Ömer değiliz ama,
Bütün dualarımız senin için,

-------------------------------------------------
Ey Rabbimiz !
Rasulünü anışımızdan haberdar et !
Ona binler salat, binler selam !
Habibine Makam-ı Mahmut’u ver,
Ona vesileyi lutfet,
Onu refik-i Ala’ya yükselt,
Bizi de affet,
Onun hatrına affet,
Zatının hatrına affet.
Ne olur affet bizi,
Bizi affet.

Alın Beni Medineye Götürün İlahi Sözü

Alın Beni Medineye Götürün
 
alın beni medineye götürün. 
Götüründe eşiğine yatırın,
Dertliyim dermanı ondan getirin 
alın beni Can Ahmet' e götürün.
Alın beni efendime götürün 
Alınbeni etendime götürün,götürün.
--------------------------------------------------
Alın beni Medine' ye götürün

Götüründe eşiğine yatırın
Dertliyim dermanı ondan getirn
Alın beni efendime götürün
Dertliyim dermanı ondan getirin
Alın beni can Ahmed'e götürün
--------------------------------------------------
Kurban olam efendimin iline

Yine neler geldi aciz dilime
Bülbül figan eder kendi gülüne
Alın beni efendime götürün
Bülbül figan eder kendi gülüne
Alın beni can Ahmed'e götürün
--------------------------------------------------
Gzli gizli çıkar aşkın dumanı

Maşuka kurbandır aşıkın canı
Ağla gözüm ağlamanın zamanı
Alın beni efendime götürün
Ağla gözüm ağlamanın zamanı
Alın beni can Ahmed'e götürün

Gel Kardeşim İlahi Sözü

Gel Kardeşim
 
sultanımın camiye girişi varya
niyet edip namaza duruşu varya
rahmanın selamını verişi varya
gel kardeşim sende gel sende oraya
sende oraya
markada edeple girişi varya
yüzüne nur saçmış çıkışı varya
gülleri içine çekişi varya
gel kardeşim sende gel sende oraya
sende oarya
----------------------------------------
sultanımın sofiye bakışı varya

nurunun kalblerde atışı varya
nazar edip sofiyi yakışı varya
gel kardeşim sende gel sende oraya
sende oraya...
herybetli heybetli gidişi varya
seher vakti kuşların ötüşü varya
rabıtaya oturup dalışı varya
gel kardeşim sende gel
sende oraya,sende oraya...!
gel gel gel..! seydaya
gel gel gel..! sultana
gel gel gel..! seydaya
gel gel gel..! sultana

Adı Muhammeddir ilahi sözü

ADI MUHAMMED

571' de bir güneş doğdu
Adı muhammeddir ilk sözü ümmet
---------------------------------------
Babasıydı Abdullah

Annesiydi Amine
Süt annesi Halime
Doğdu cennet evine

571' de bir güneş doğdu

Adı muhammeddir ilk sözü ümmet
----------------------------------------
Bastı 6 yaşına kaldı

Kaldı bir tek başına
Dedesiyle amcası
Hemen kanat gerdiler
--------------------------------------
571' de bir güneş doğdu

Adı muhammeddir ilk sözü ümmet
---------------------------------------
40 yaşına gelince

Peygamberlik verildi
Allah birdir deyince
Putlar yere serildi
----------------------------------------
571' de bir güneş doğdu

Adı muhammeddir ilk sözü ümmet

19 Ağustos 2010 Perşembe

Fatih Çollak (hatim) 10. Cüz Dinle


1-) El-Enfal Suresi : Enfal suresi 75 ayettir. 30 ila 36. ayetler Mekke'de diğerleri Medine'de inmiştir. Enfal, ziyade manasına gelen "nefl" kelimesinin çoğuludur. İslam dinini savunmak için yapılan savaşlarda elde edilen sevaba ek olarak alınan ganimet malına da "nefl" denilmiştir. Surenin 1. ayetinde savaştan elde edilen ganimetin Allah ve Resulüne ait olduğu ifade edildiği için sureye bu ad verilmiştir. El-Enfal : Savaşta alınan ganimetler. (41-75)


2-) Et-tevbe Suresi : Harpten kaçanların tövbeleri gerekliliği ve genel bir ültimatomdur. Tevbe Suresi 129 ayetten oluşur. 128 ve 129. ayetler Mekke'de, diğerleri Medine'de inmiştir. İnsanlara genel bir ültimatom olduğu için başına Besmele yazılmamıştır. (1-93)

Oruç tutmak faydalıdır

Sual: Oruç tutmak vücuda zarar verir mi?
CEVAPHayır; çünkü Allahü teâlâ, zararlı olan bir şeyi emretmez. Tıp uzmanları diyor ki:
Oruçlu kimselerde adrenalin ve kortizon hormonları kana daha kolaylıkla karışmaktadır. Bu hormonlar, tesirlerini kanserli hücreler üzerinde de göstermektedir. Böylece bu hormonlar kansere karşı bir çeşit kalkan rolünü oynamakta, yani kanser hücrelerinin çoğalmasını önlemektedir. Oruç tutan bünye, adeta bakıma girer, iç organları saran yağlar erir, vücudun zindeliği artar, direnme gücü kazanır, mide, böbrek, şeker, kalb ve karaciğer hastalıklarına karşı mukavemeti artar.

Karaciğer, oruçlu iken, 3-5 saat istirahat eder, gıda depolama işine bir müddet ara vermiş olur. Bu arada, korunma sistemini güçlendirici globülinleri hazırlar. Midedeki kaslar ve salgı ifraz eden hücreler, oruç müddetince birkaç saat dinlenir. Kan hacmi de azaldığı için tansiyon düşerek kalb rahatlar.

Gıda artıkları iyi yakılmayınca, damarları yıpratır. Yakılmayan yağlar, damarları daraltır, damar sertliği denilen rahatsızlığa sebep olur. Akşama doğru vücutta gıda hemen hiç kalmaz. Yani bütün gıdalar yakılmış olur. Bu bakımdan bazı hastalıklara, bilhassa damar sertliği olanlara oruç tutmak iyi gelmektedir. Oruç iken vücudun diğer organlarında da dinlenme olur. Az yemek ve oruç tutmak vücudun sıhhati için önemlidir. Zekat, malın kiridir. Zekat veren, malını kirden koruduğu gibi, oruç tutan da vücudun zekatını ödemiş, hastalıklardan onu korumuş olur. Peygamber efendimiz, (Her şeyin bir zekatı vardır. Vücudun zekatı ise oruçtur) buyurmuştur. (İbni Mace)

Orucun faydaları çoktur. İki hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Oruç eti eritir ve Cehennem ateşinden uzaklaştırır. Gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve hiç kimsenin hatırına gelmeyen nimetler, ancak oruç tutana nasip olur.) [Taberani]

(Allah rızası için bir gün oruç tutan kimseyi Allahü teâlâ, bu bir günlük oruç sebebiyle Cehennem ateşinden 70 yıl uzak tutar.) [Buhari]

Orucun sevabı diğer ibadetlere göre daha fazladır. Hadis-i kudside, (Her iyiliğe, 10 mislinden 700 misline kadar sevab verilir; fakat oruç bana mahsustur, onun mükâfatını ben veririm. Çünkü kulum, benim için şehvetini ve yeme içmesini bırakmıştır) buyuruldu. (Buhari)

Her iyiliğin sevabını Allahü teâlâ verdiği halde, orucun sevabı için, (Ben veririm) buyurmasının hikmeti vardır. Yeryüzünün tamamı Allahü teâlânın mülkü olduğu halde, Kâbe’ye (Beytullah) yani (Allah’ın evi) denmesi, ona şeref vermek içindir. (Oruç bana mahsustur) demekle de ona özel bir şeref vermiştir. Oruç tutana verilecek sevabın muayyen bir ölçüsü yoktur. Oruçlunun durumuna göre, çok sevab verilecektir. Başkaları oruç yerken oruç tutmak daha sevabdır. Hadis-i şerifte, (Oruçlunun yanında oruçsuzlar yiyince, melekler oruçluya dua eder) buyuruldu. (Tirmizi)

Herhangi bir sebeple nafile oruç tutamayan, şükretmeli; misafirlere, fakirlere yemek yedirmelidir. Hadis-i şerifte, (Şükredip yemek yediren, sabredip oruç tutan gibidir) buyuruldu. (Tirmizi)

Şükredenlere çok mükafat verilecektir. Şükür, İslamiyet’e uymak demektir.

İmam-ı Rabbani hazretleri, (Ramazanda nafile ibadetlere verilen sevap, başka aylarda yapılan farzlar gibidir. Bu ayda yapılan bir farz, başka aylarda yapılan yetmiş farz gibidir. Bu aya saygısızlık edenin, bu ayda günah işleyenin bütün senesi günah işlemekle geçer) buyurmaktadır.

O halde bilhassa Ramazan ayında günah işlemekten daha çok sakınmak gerekir. Mübarek yerlerde yapılan ibadetlere de daha çok sevap verilir. Hadis-i şerifte, (Mekke’de bir Ramazan orucu tutmak, başka yerde tutulan bin Ramazan orucundan efdaldir) buyuruldu. (Bezzar)

Cuma günü yapılan ibadetlere de kat kat sevap verilir. Cuma günü işlenen günahlar da iki kat yazılır. Kıymetli günlerin değerini bilmek ve gereğini yapmak gerekir.

Oruç ve aç durmak

Sual: Bazıları aç ve susuz durmanın ne faydası olur ki diyorlar. Oruç tutmaktan maksat nedir?
CEVAP
Oruç, yalnız aç ve susuz kalmak değildir. Bir hayvanı veya inanmayan bir kimseyi bir odaya hapsedip aç, susuz bırakmakla oruç tutturulmuş olmaz. Orucun, sabır, şükür, nefs terbiyesi gibi diğer ibadetlerle irtibatı vardır. Onun için hadis-i şerifte, (Her şeyin bir kapısı vardır. İbadetlerin kapısıysa oruçtur) buyuruldu. (İbni Mübarek)

Sinir sistemimizin vücuttaki yeri çok mühimdir. Dil sinirleri felç olan konuşamaz. Bacaktaki sinirler felç olursa, insan yürüyemez. Sinirimizin bozulması nispetinde hayatımız, az veya çok tehlike içindedir. Siniri bozuk kimse, huzursuz olur, sabredemez. Cemiyetteki kavgaların, cinayetlerin çoğu sinirli olmaktan, sabredememekten ileri gelmektedir. (Oruç sabrın, sabır da imanın yarısıdır) hadis-i şerifi oruç tutanın sabırlı olduğunu bildirmektedir. (Ebu Nuaym)

Böylece, orucun imandan da olduğu görülmektedir. İmanlı olan da, imanının kuvvetine göre suç ve günah işlemez. Sinirine hakim olur. Her şeyin bir zekatı vardır. Vücudun zekatıysa açlıktır. Oruç tutarak aç kalanın arzuları kırıldığı için sabretmesi kolay olur. Oruç tutan aç durur. Aç durmak iyidir: Aç duranın basireti açılır. Anlayış kabiliyeti artar. Hadis-i şeriflerde, (Aç duranın idraki artar, zekası açılır) ve (Tefekkür, ibadetin yarısı, az yemekse tamamıdır) buyuruldu. (İ. Gazali)
Çok yiyen çok uyur, çok uyuyanın da ömrü boşa geçmiş olur. Çok yiyen sarhoş gibi olur, dimağı yorgunlaşır. Zekası, zihni dumura uğrar. Açlık, kalbde incelik doğurur. Hadis-i şerifte, (Az yiyenin içi nurla dolar ve Allahü teâlâ, az yiyip içen ve bedeni hafif olan mümini sever) buyuruldu. (Deylemi)

Açlıkta arzular kırılır, nefsimiz uysallaşır, serkeşliği kalkar. Çok yemek, gafleti doğurur. Azgın bir atı zaptetmek zor olduğu gibi, çok yedirmekle azan nefsi zaptetmek de zordur. Açlıkla terbiyesi kolaylaşır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(İnsan kalbi tarladaki ekin, yemek ise yağmur gibidir. Fazla su ekini kuruttuğu gibi, fazla gıda da kalbi öldürür.) [İ.Gazali]

Her zaman tok olan şefkatsiz ve merhametsiz olur. Tok, açın hâlini bilmez. Çok yiyen sert ve katı kalbli olur. Hadis-i şerifte, (Çok yiyip içmekle kalbinizi öldürmeyin!) buyuruldu. (İmam-ı Gazali)

Sinirlerine hakim olan kimse huzurlu olur. Açlık, günah işleme arzusunu kırar, kötülük etmeye mani olur. Hadis-i şerifte, (Açlık ve susuzluk yoluyla nefisle cihad etmek, Allah yolunda cihad gibidir) buyuruldu. (İmam-ı Gazali)

Çok yiyen çok su içer. Çok su içen çok uyur. Çok uyuyanın ömrü uyku ile geçtiği için dünya ve ahiret kazancına mani olur. Demek ki açlık, sinirleri uyanık, zinde tutar. Fazla tokluk ahmaklığa yol açar. Okuduğunu ezberlemesi ve hatırında tutması zor olur. Hadis-i şerifte, (Her gün bir defa yemek yenmesi itidaldir) buyuruldu. (Beyheki)

İki günde üç defa yemek yemenin normal olduğu bildirilmiştir. (Teshil-ül-menafi)
Hastalıkların çoğu çok yemekten ileri gelir. Hadis-i şerifte, (Çok yiyip içmek hastalıkların başıdır) buyuruldu. (Dare Kutni)

Az yiyenin vücudu sıhhatli olur. Hadis-i şerifte, (Oruç tutan sağlıklı olur) buyuruldu. (Taberani)

Çok yiyende acıma hissi azalır. Arzuları artar, harama dalar. Gayri meşru arzuları harekete geçiren yolları tıkamak gerekir. Açlık şeytanın yolunu tıkar. Hadis-i şerifte, (Şeytan, damardaki kan gibi, vücutta dolaşır, açlıkla yolunu daraltın) buyuruldu. (İhya)

Orucun ve Ramazan ayının fazileti

Sual: Ramazan ayının önemi nedir?
CEVAPBu konuda imam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Mübarek Ramazan ayı, çok şereflidir. Bu ayda yapılan, nafile namaz, zikir, sadaka ve bütün nafile ibadetlere verilen sevap, başka aylarda yapılan farzlar gibidir. Bu ayda yapılan bir farz, başka aylarda yapılan yetmiş farz gibidir. Bu ayda bir oruçluya iftar verenin günahları affolur. Cehennemden azat olur. O oruçlunun sevabı kadar, ayrıca buna da sevap verilir. O oruçlunun sevabı hiç azalmaz.

Bu ayda, emri altında bulunanların, işlerini hafifleten, onların ibadet etmelerine kolaylık gösteren âmirler de affolur, Cehennemden azat olur. Ramazan-ı şerif ayında, Resulullah, esirleri azat eder, her istenilen şeyi verirdi. Bu ayda ibadet ve iyi iş yapabilenlere, bütün sene bu işleri yapmak nasip olur. Bu aya saygısızlık edenin, günah işleyenin bütün senesi, günah işlemekle geçer.

Bu ayı fırsat bilmeli, elden geldiği kadar ibadet etmelidir. Allahü teâlânın razı olduğu işleri yapmalıdır. Bu ayı, ahireti kazanmak için fırsat bilmelidir.

Kur’an-ı kerim, Ramazanda indi. Kadir gecesi, bu aydadır. Ramazan-ı şerifte, iftarı erken yapmak, sahuru geç yapmak sünnettir. Resulullah bu iki sünneti yapmaya çok önem verirdi.

İftarda acele etmek ve sahuru geciktirmek, belki insanın aczini, yiyip içmeye ve dolayısıyla her şeye muhtaç olduğunu göstermektedir. İbadet etmek de zaten bu demektir.

Hurma ile iftar etmek sünnettir. İftar edince, (Zehebez-zama’ vebtellet-il uruk ve sebet-el-ecr inşaallahü teâlâ) duasını okumak, teravih kılmak ve hatim okumak önemli sünnettir.

Bu ayda, her gece, Cehenneme girmesi gereken, binlerce Müslüman affolur, azat olur. Bu ayda, Cennet kapıları açılır. Cehennem kapıları kapanır. Şeytanlar, zincirlere bağlanır. Rahmet kapıları açılır. Allahü teâlâ, bu mübarek ayda Onun şanına yakışacak, kulluk yapmayı ve Rabbimizin razı olduğu, beğendiği yolda bulunmayı, hepimize nasip eylesin! Âmin. (Mektubat ,1.c. 45.m.)
Açıktan oruç yiyen, bu aya hürmet etmemiş olur. Namaz kılmayanın da, oruç tutması ve haramlardan kaçınması gerekir. Bunların orucu kabul olur ve imanları olduğu anlaşılır.

Ramazan-ı şerifte, oruç tutmak çok sevaptır. Özürsüz oruç tutmamak büyük günahtır. Hadis-i şerifte, (Özürsüz, Ramazanda bir gün oruç tutmayan, bunun yerine bütün yıl boyu oruç tutsa, Ramazandaki o bir günkü sevaba kavuşamaz) buyuruldu. [Tirmizi]
(Ama dini bir mazeret varsa oruç tutmamak günah olmaz.)

Ramazanda oruç tutmak hakkındaki hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:
(Ramazan ayı mübarek bir aydır. Allahü teâlâ, size Ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha kıymetlidir. O gecenin [Kadir gecesinin] hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır.) [Nesai]

(Ramazan ayında oruç tutmayı farz bilip, sevabını da Allahü teâlâdan bekleyerek oruç tutanın günahları affolur.)
[Buhari]

(Ramazan orucunu tutup ölen kimse, Cennete girer.)
[Deylemi]

(Ramazan ayı gelince, “Ey hayır ehli, hayra koş! Şer ehli, sen de kötülüklerden el çek” denir.)
[Nesai]

(Ramazan bereket ayıdır. Allahü teâlâ bu ayda, günahları bağışlar, duaları kabul eder. Bu ayın hakkını gözetin! Ancak Cehenneme gidecek olan, bu ayda rahmetten mahrum kalır.)
[Taberani]

(Ramazan-ı şerif ayı geldiği zaman, Allahü teâlâ meleklere, müminlere istiğfar etmelerini emreder.)
[Deylemi]

(Farz namaz, sonraki namaza kadar; Cuma, sonraki Cumaya kadar; Ramazan ayı, sonraki Ramazana kadar olan günahlara kefaret olur.)
[Taberani]

(Peş peşe üç gün oruç tutabilenin, Ramazan orucunu tutması gerekir.)
[Ebu Nuaym]

(Ramazan orucu farz, teravih sünnettir. Bu ayda oruç tutup, gecelerini de ibadetle geçirenin günahları affolur.)
[Nesai]

(Bu aya Ramazan denmesinin sebebi, günahları yakıp erittiği içindir.)
[İ.Mansur]

(Ramazan ayında ailenizin nafakasını geniş tutunuz! Bu ayda yapılan harcama, Allah yolunda yapılan harcama gibi sevaptır.)
[İbni Ebiddünya]

(Ramazanın başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise, Cehennemden kurtuluştur.)
[İ.Ebiddünya]

(İslam, kelime-i şehadet getirmek, namaz kılmak, zekat vermek, Ramazan orucunu tutmak ve haccetmektir.)
[Müslim]

(Cennetteki güzel köşkler, sözü hoş, selamı çok, yemek yediren, oruca devam eden ve gece namazı kılan kimselere verilir.)
[İbni Nasr]

(Oruç tutan müminin susması tesbih, uykusu ibadet, duası müstecap ve amelinin sevabı da çoktur.)
[Deylemi]

(Bilhassa oruçlu iken çirkin, kötü söz söylemeyin! Birisi size sataşırsa, ona “Ben oruçluyum” deyin!)
[Buhari]

(Gerçek oruç, sadece yiyip içmeyi değil, boş ve hayasızca sözleri de terk ederek tutulan oruçtur.)
[Hakim]

(Allahü teâlânın, gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve hiç kimsenin hayaline bile gelmeyen nimet dolu sofrasına, ancak oruçlular oturur.)
[Taberani]

(Allah yolunda bir gün oruç tutanı, Allahü teâlâ yetmiş yıllık mesafe kadar cehennemden uzaklaştırır.)
[Buhari]

(Temizlik imanın yarısı, oruç da sabrın yarısıdır.)
[Müslim]

(Oruçlu iken ölene, kıyamete kadar oruç tutmuş gibi sevap yazılır.)
[Deylemi]

(Oruçlu iken ölen Cennete girer.)
[Bezzar]

(Oruç tutan, namaz kılan kimse, mükâfatını kıyamette aklı kadar alır.)
[Hatib]

(Oruç şehveti keser.)
[İ. Ahmed]

Mübarek vakitlerde, günahlardan titizlikle uzak durmalı, taatları, ibadetleri ve her çeşit hayratı artırmalıdır. Zira Allahü teâlâ, tarafından sevilen kimse, faziletli vakitlerde faziletli amellerle meşgul olur. Buğzettiği kul ise; faziletli vakitlerde kötü işlerle meşgul olur. Kötü işlerle meşgul olanın bu hareketi azabının daha şiddetli olmasına ve Allahü teâlânın, ona daha çok buğzetmesine sebep olur. Çünkü o, böyle yapmakla vaktin bereketinden mahrum kalmış ve onun hürmet ve şerefini çiğnemiş olur. (Mev'iza-i hasene)

Resulullah efendimizin rüyası
(Rüyamda acayip şeyler gördüm. Ümmetimden birini azap melekleri yakalamıştı. Aldığı abdestler gelip, onu içindeki zor durumdan kurtardı. Birini gördüm, kabri onu sıkıyordu. Kıldığı namazlar gelip, onu kabir azabından kurtardı. Birine şeytanlar musallat olmuştu. Ettiği zikirler gelip, şeytandan onu kurtardı. Birinin de susuzluktan dili çıkmıştı. Tuttuğu Ramazan orucu gelip, susuzluğunu giderdi.

Birini zulmet sarmıştı. Yaptığı hac gelip karanlıktan çıkardı. Birine ölüm meleği gelmişti. Ana babasına yaptığı iyilikler gelip, ölümüne engel oldu, geciktirdi. Birini Müslümanlarla konuşturmuyorlardı. Sıla-i rahim gelip, ona şefaat etti, onlarla konuştu. Peygamberinin yanına gitmek isteyen birine engel oluyorlardı. Aldığı gusül, onu alıp yanıma getirdi. Ateşten korunmak isteyen birisine, sadakası gelip ateşe perde oldu. Birini zebaniler alıp Cehenneme götürürken, yaptığı emr-i maruf ve nehy-i münker gelip kurtardı. Biri Cehennem ateşine atılmıştı. Allah korkusu ile döktüğü gözyaşları gelip oradan kurtardı.

Birine amel defteri solundan verilirken, Allah korkusu gelip, defterini sağa aldı. Sevapları hafif gelen birine, kendinden önce ölen çocukları gelip, sevabını ağırlaştırdı. Cehennemin kenarında, korkudan titreyen birine, Allahü teâlâya olan hüsnü zannı gelince, titremesi durdu. Sırattan zorla geçen biri, Cennete geldi. Fakat kapılar kapalıydı. Kelime-i şehadeti gelip, onu Cennete koydu.) [Taberani, Hakîm-i Tirmizi]

Sual: Günah işlememize şeytanlar sebep olduğuna göre, Ramazanda bağlı olan şeytanlar nasıl günah işletiyor?
CEVAPGünah işlememize yalnız şeytanlar değil, kendi nefsimiz de sebep olmaktadır. Nefsin zararı, şeytanınkinden çok fazladır. Nefsin her istediği kendi zararınadır. Ramazanda günah işleten, nefsimizdir. Bu ayda, şeytanlar bağlı olduğu için vesvese veremezler. Ramazanda esnemeler de şeytandan değildir. Asabi esnemeler, yorgunluk, uykusuzluk gibi hallerde meydana gelir. (Mektubat-ı Rabbani)

Oruçluyken ölmek
Sual: Abdestliyken ölen şehit oluyor. Oruçluyken ölene de bir ecir var mıdır?
CEVAP
Evet, ecri büyüktür. Bir hadis-i şerifte, (Oruçluyken ölen Cennete girer) buyuruldu. (Bezzar)

Aman Allah İllallah (Seher Vakti)

Aman Allah İllallah (Seher Vakti)

Seher vakti bülbüller
Nede güzel öterler
Açınca tüm çiçekler
Birlikte zikrederler
--------------------------------
Aman Allah illallah

Dertlere derman Allah
Gönüle şifa veren
Lailahe illallah
----------------------------
Akşam olur giderler

Boyun büker çiçekler
Kim bilir ne söylerler
Feryad eder bülbüller
-----------------------------
Aman Allah illallah

Dertlere derman Allah
Gönüle şifa veren
Lailahe illallah
----------------------------
Onlarda bütün dertler

Yine de şükrederler
Salat selam söylerler
Beytullaha giderler
-----------------------------
Aman Allah illallah

Dertlere derman Allah
Gönüle şifa veren
Lailahe illallah

DURMAZ YANAR

DURMAZ YANAR

 durmaz yanar,
vücudum ALLAH,
bizleride mahrum,
eyleme ALLAH.

---------------------------
sensin benim,
maksudum ALLAH,
bizleride mahrum,
eyleme ALLAH.
 ---------------------------

halas eyle,
narından ALLAH,
ayırma didarından ALLAH,
cennete cemalinden ALLAH,
bizleride mahrum,
eyleme ALLAH.
 ----------------------------

kandiller yana yana ALLAH,
dervişler döne döne ALLAH,
şükür erdik,
bugüne ALLAH,
bizleride mahrum,
eyleme ALLAH.

GEL GEL

GEL GEL

Azral geldi canıma
Şeytan başladı çalıma
Şeyhin bakınsın halime
Gözüm yaşla doldu gel gel
----------------------------------
Son nefeside alıyor
Biri çenemi bağlıyor
Çoluk çocuğum ağlıyor
Evim figan doldu gel gel
---------------------------------
Camide sela verdiler
Uzaktakiler geldiler
Gözümü açık gördüler
Gözüm açık geldi gel gel
-----------------------------------
Can boğazımda duruyor
Şeytan imanım çalıyor
Dilim damağım kuruyor
Şeytan kadeh sundu gel gel
-----------------------------------
Elbisemi soyuyorlar
Abdest verip yuyuyorlar
Kefenime sarıyorlar
Suyum sıcak oldu gel gel
-----------------------------------
Tabutuma koyuyorlar
Musallaya varıyorlar
Namazıma duruyorlar
İlk saflarım doldu gel gel
----------------------------------
Helallığımı alıyorlar
Tabutuma dalıyorlar
Mezarıma varıyorlar
Kefen çamur oldu gel gel
--------------------------------
Kabrime indirdiler
Beytullah'a döndürdüler
Işığımı söndürdüler
Gözüm görmez oldu gel gel
-----------------------------------
Hocam fatiha okuyor
Kabir bedenimi sıkıyor
Emdiğim sütler akıyor
Durum vahim oldu gel gel
----------------------------------
Münker Nekir geliyorlar
Çetin soru soruyorlar
Bilmeyince vuruyorlar
Dilim dönmez oldu gel gel

Canım Kurban Olsun

Canım Kurban Olsun

Canım kurban olsun senin yoluna
Adı güzel kendi güzel Muhammed
Gel şefaat eyle kemter kuluna
Adı güzel kendi güzel Muhmamed
---------------------------------------------
Mümin olanların çoktur cefası

Ahirette vardır zevk-ü sefası
Onsekizbin alemin Mustafası
Adı güzel kendi güzel Muhammed
---------------------------------------------
Yunus der neylerem cihanı sensiz

Sen hak peygambersin şeksiz gümansız
Sana inanmayan gider imansız
Adı güzel kendi güzel Muhammed

Fatih Çollak (hatim) 9. Cüz Dinle


9. Cüz'de bulunan Sureler:

1-) El-A'raf Suresi: A'raf suresi Mekk'de inmiş olup, 206 ayettir. 46. ve 48. ayetlerde A'rafta yani cennet ve cehennem ehli arasındaki yüksek bir yerde bulunan insanlardan söz ettiği için sureye bu ad verilmiştir. El- A'raf : Mahşerde tanıklık yapanlar.(88-206)

2-)El-Enfal Suresi : Enfal suresi 75 ayettir. 30 ila 36. ayetler Mekke'de diğerleri Medine'de inmiştir. Enfal, ziyade manasına gelen "nefl" kelimesinin çoğuludur. İslam dinini savunmak için yapılan savaşlarda elde edilen sevaba ek olarak alınan ganimet malına da "nefl" denilmiştir. Surenin 1. ayetinde savaştan elde edilen ganimetin Allah ve Resulüne ait olduğu ifade edildiği için sureye bu ad verilmiştir. El-Enfal : Savaşta alınan ganimetler. (1-40)

Orucu Bozar mı?

Cinsel organa bir şey sokmak orucu bozar mı?


Kadın parmağını veya başka bir aleti su yahut yağ ile ıslattıktan sonra cinsel organına sokarsa ve  parmağı veya benzeri şey cinsel organında kaybolursa orucu bozulur, kaza etmesi gerekir. (1)

Cinsel organa ilaç sürmek orucu bozar mı?


Kadının cinsel organına ilaç veya bir şey damlatması, ıslak parmağını sokması, kaybolacak şekilde bir parça pamuk koyması orucu bozar, kazayı gerektirir. (6)

Deri üzerine sürülen merhem orucu bozar mı?

Derin olmayan yaralara konulan merhemler orucu bozmaz. Derin yaralara konulan merhemler vücudun içine, kana ve mîdeye karışabileceğinden orucu bozarlar. Bu durumdaki hastalar iyileşinceye kadar zâten oruçtan muaf olduklarından, ilâçla tedâviye ihtiyaç duydukları günlerde oruç tutmayabilirler. İyileştikleri zaman gününe gün kazâ ederler.  (9)

Dil altına konan ilaç orucu bozar mı?


Bazı kalp rahatsızlıklarında dil altına konulan ilaç, doğrudan ağız dokusu tarafından emilip kana karışarak kalp krizini önlemektedir. Söz konusu ilaç ağız içinde emilip yok olduğundan mideye bir şey ulaşmamaktadır. Bu itibarla, dil altı kullanmak orucu bozmaz. (5)

Diş fırçalamak orucu bozar mı?


Diş fırçalamakla oruç bozulmaz. Bununla birlikte, diş macunun, misvak parçalarının veya suyun boğaza kaçması halinde oruç bozulur. Orucun bozulma ihtimali dikkate alınarak, dişlerin imsakten önce ve iftardan sonra fırçalanması uygun olur. (5)

Diş Tedavisi orucu bozar mı?


Oruçlu bir kimsenin morfinli veya morfinsiz olarak dişlerini tedavi ettirmesi veya çektirmesi orucu bozmaz. Ancak tedavi esnasında, kan veya tedavide kullanılan maddelerden herhangi bir şeyin yutulması orucu bozar. (5)

Dudaktaki ruj orucu bozar mı?


Dudaktaki boyanın sökülüp yutulması halinde orucu bozacağı kesindir. Böyle bir yutma söz konusu olmazsa ister ruj, isterse başka boya olsun orucu bozmaz. (3)

Fitil kullanmak, lavman yaptırmak orucu bozar mı?


Ağrı kesici, ateş düşürücü olarak veya diğer bazı amaçlarla makattan; mantar ve bazı kadın hastalıklarının tedavisinde ferçten fitil kullanılmaktadır. Lavman, tıbbî operasyon öncesi veya kabızlıkta kalın bağırsak da bulunan dışkının, anüsten içeriye, sıvı verilerek dışarı çıkarılmasıdır. Sindirim sistemi, ağızla başlayıp anüsle sona eren, sindirim borusu ile sindirim bezlerinden oluşur. Sindirim borusu ise, ağızla başlar. Ağzın gerisinde yutak bulunur. Sonra yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak, rektum ve anüs gelir. Sindirim ince bağırsaklarda tamamlanmaktadır. Kalın bağırsaklarda ise, sadece su, glikoz ve bazı tuzlar emilmektedir. Kadının ferci ile sindirim sistemleri arasında ise bir bağlantı bulunmamaktadır. Bu itibarla kadınların fercinden kullanılan fitiller, orucu bozmaz. Makattan kullanılan fitiller ise, her ne kadar sindirim sistemine dahil olmakta ise de, sindirim ince bağırsaklarda tamamlandığı, fitillerde gıda verme özelliği bulunmadığı ve makattan fitil almak yemek ve içmek anlamına gelmediği için, orucu bozmaz. Lavman yaptırmak konusunda ise, iki durum söz konusudur; kalın bağırsaklarda su, glikoz ve bazı tuzlar emildiği için, gıda içeren sıvının bağırsaklara verilmesi veya orucu bozacak kadar su emilecek şekilde verilen suyun bağırsakta kalması durumunda oruç bozulur. Ancak, suyun bağırsaklara verilmesinden sonra bekletilmeyip bağırsakların hemen temizlenmesi durumunda, verilen su ile birlikte bağırsaklarda bulunan dışkının dışarıya çıkarıldığı ve bu esnada emilen su da, çok az olduğu için oruç bozulmaz. (5)

İftar Duası

İftar Duası


"Bismillahi vel hamdü lillâhi, allâhümme leke sumtü ve alâ rızkıke eftartü ve aleyke tevekkeltü, Sübhâneke ve bi hamdike tekabbel minni, inneke entes semiul aliym."

 
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||

"Allah’ım! Senin için oruç tuttum, Senin için rızkınla orucumu açtım. Ancak Sana tevekkül ettim. Seni hamdinle tesbih ederim. Allah’ım Benden kabul buyur. Çünkü Sen işiten ve bilensin."

Gül yüzünü rüyamızda (Rast)

Gül yüzünü rüyamızda (Rast)

Gül yüzünü rüyamızda
Gürelim ya RESULALLAH
Gül bahçene dünyamızda
Girelim ya RESULALLAH
------------------------------------
Sensin gönüller sultanı

Getiren yüce Kur'anı
Uğruna tendeki canı
Verelim ya RESULALLAH
----------------------------------
Aşkınla yaşarır gözler

Hasretinle yanar özler
Mubarek ravzana yüzler
Sürelim ya RESULALLAH
-----------------------------------
Veda edip masivaya

Yalvarıp yüce Mevlaya
Şefaat - Mustafa' ya
Erelim ya RASULALLAH
----------------------------------
Levlake dedi sana Hak

Bağışla yüzümüze bak
Huzurullaha yüzü ak
Varalım ya RASULALLAH
---------------------------------
Derviş derki kardeşlere

Çok selavat ver kardeşlere
Gül yüzünü göre göre
Ölelim ya RASULALLAH

Kâbe'nin Yolları (Rast)

Kâbe'nin Yolları (Rast)
 
Kâbe'nin yolları bölük bölüktür
Benim ciğerciğim delik deliktir
Dünya dedikleri bir gölgeliktir
----------------------------------------
Canım Kâbem varsam sana

Yüzüm gözüm sürsem sana
----------------------------------------
Eşim dostum yüklesinler yükümü

Komşularım helal etsin hakkını
Görmez oldum ırak ile yakını
----------------------------------------
Canım Kâbem varsam sana

Yüzüm gözüm sürsem sana

Medinenin Yollarına

Medinenin Yollarına

Birgün deyip nasip olsam
Medinenin yollarına
Bu biçare olan gönlüm
Düştü hasret narlarına
-------------------------------
Ah Medinem gelemedim

Gül desteler dermedim
Murat dedim dua ettim
Muradıma eremedim
-------------------------------
Hazırlanır hacıları

Güzel nurlu bacıları
Bendende selam götürün
Ey Medine yolcuları
--------------------------------
Sinem yara kapanmıyor

Hasret ile yaşanmıyor
Medineye gönül verdim
Derdim büyük çekilmiyor
---------------------------------
Dilediğim erişeyim

Sevdiğimle görüşeyim
Hak yeterki nasip etse
Öleceksemde öleyim

Taleal Bedru Aleyna (AYDOĞDU ÜZERİMİZE)

Taleal Bedru Aleyna (AYDOĞDU ÜZERİMİZE)

Taleal bedru aleyna
Minseniyyatil veda
Vecebeş Şükrü aleyna
Madea lillahida
---------------------------------
Eyyühel Meb üsü fiyha

Citebil emril muta
Cite şerreftel medine
Merhaba ya hayrada
------------------------------
------------------------------

------------------------------
Ay doğdu Üzerimize
Veda tepelerinden
Şükür gerekti bizlere
Allah'a davetinden
----------------------------
Sen Güneşsin Sen Aysın

Sen nur üstüne nursun
Sen süreyya ışığısın
Ey Sevgili Ey Rasul 

Kerbela

KERBELA

imam hüseyini vurdular
kolunu kanadını kırdılar
al kanlara boyadılar
kerbelada kerbelada
-----------------------------
imam hüsyin susamıştı

bir yudum su aramıştı
ana yüreği yanmıştı
kerbelede kerbelada
---------------------------
imam hüseyin şehit oldu

gül bahçemde güller soldu
topraklar kan ilşe doldu
kerbelada kerbeda

Fatih Çollak (hatim) 8. Cüz Dinle


1-) El-Enam Suresi : 165 ayettir. 91, 92, 93 ve 151, 152, 153. ayetler Medine'de diğerleri Mekke'de inmiştir.   Enam : Helal kılınan evcil hayvanlar, koyun, keçi, deve, sığır ve manda cinsinden hayvanları bir arada ifade eden bir kelimedir.(111- 165)


2-)  El- A'raf Suresi : A'raf suresi Mekk'de inmiş olup, 206 ayettir. 46. ve 48. ayetlerde A'rafta yani cennet ve cehennem ehli arasındaki yüksek bir yerde bulunan insanlardan söz ettiği için sureye bu ad verilmiştir. El- A'raf : Mahşerde tanıklık yapanlar. (1-87)

Medineye varamadım

Medineye varamadım

Medineye varamadım
Gül kokusu alamadım
Ben Rasül'e doyamadım
Yaralıyım yaralı yaralı
-------------------------------
Kabenin örtüsü kara

Açti yüregime yara
Bulunmaz derdime çare
Yaralıyım yaralıyım yaralı
--------------------------------
Hacerül Esvedin tası

Akittin gözümden yası
Bulunmaz Rasül'ün esi
Yaralıyım yaralıyım yaralı
---------------------------------
Elimden tut kaldır beni

Ya vuslata erdir beni
Çok aglattin güldr beni
Yaralıyım yaralıyım yaralı....

Sevdim Seni Mabuduma

Sevdim Seni Mabuduma

Sevdim seni Mabuduma, canan diye sevdim
Bir ben değil alem sana hayran diye sevdim
----------------------------------------------------------
Evladı ıyalden geçerek ben ravzana geldim

Ahlakını methetmede Kur'an diye sevdim
----------------------------------------------------------
Kurbanın olam şahı resul, kovma kapından

Didarına müştak olan yezdan diye sevdim
---------------------------------------------------------
Mahşerde nebiler bile senden medet ister

Gül yüzlü melekler sana hayran diye sevdim...

Allah-u Allah (Hicaz)

Allah-u Allah (Hicaz)

Ömrün bitirmiş viranemiyem
Aklın yitirmiş divanemiyem

Allahu Allah Allahu Allah
Allahu Allah Allahu Allah

Kanat vururum, döner dururum
Yanar kurururm, pervanemiyem

Allahu Allah Allahu Allah
Allahu Allah Allahu Allah

Yaşlı gözlerim, tutmaz dizlerim
Yolun izlerim, mestanemiyem

Allahu Allah Allahu Allah
Allahu Allah Allahu Allah

Aşkî can feda, olsa ne fayda
Aşk oku yayda, kemanemiyem

Allahu Allah Allahu Allah
Allahu Allah Allahu Allah

17 Ağustos 2010 Salı

Fatih Çollak (hatim) 7. Cüz Dinle



7. Cüzde bulunan Sureler :

 1-) El-Maide Suresi : Üçüncü ayet dışında surenin bütünü Medine'de nazil olmuştur. 120 ayettir.   Maide : İsa (a.s) 'in havarilerine mucize olarak indirdiği manevi sofra. (83-120)

2-) El-Enam Suresi : 165 ayettir. 91, 92, 93 ve 151, 152, 153. ayetler Medine'de diğerleri Mekke'de inmiştir.   Enam : Helal kılınan evcil hayvanlar, koyun, keçi, deve, sığır ve manda cinsinden hayvanları bir arada ifade eden bir kelimedir. (1-110)

Fatih Çollak (hatim) 6. Cüz Dinle



6. Cüzde bulunan sureler:

1-)En-Nisa suresi : Hicretten sonra Medine'de nazil olmuştur. Nisa: itaatkar namuslu kadınlar (148-176)

2-) El-Maide Suresi : Üçüncü ayet dışında surenin bütünü Medine'de nazil olmuştur. 120 ayettir.   Maide : İsa (a.s) 'in havarilerine mucize olarak indirdiği manevi sofra. (1-82)

Fatih Çollak (hatim) 5. Cüz Dinle



5. Cüzde bulunan sureler:

1-) En-Nisa suresi : Hicretten sonra Medine'de nazil olmuştur. Nisa: itaatkar namuslu kadınlar (24-147)