1 Mart 2010 Pazartesi

Zayıf Hadîsle Amel:

Zayıf Hadîsle Amel:


İslâm âlimleri, bâzı sâhalarda zayıf hadîsle amel etmede müttefiktirler: İyi amellere, güzel ahlâka teşvîk bâbındaki hadîsler gibi. Bir kısım âlimler de, bir konuda zayıf hadîs varsa, zayıflığı sebebiyle onu terkederek kıyasa gitmeyi uygun bulmazlar, onunla amel ederler. Bunlar, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'tan olma ihtimali bulunan bir sözün, bu ihtimali hiç taşımayan beşer sözünden yani kıyasla ortaya konan reyden üstün olacağı fikrindedirler. Ahmed İbnu Hanbel, Nesâî, Ebû Dâvud, Ebû Hanîfe, İmam Mâlik bunlardandır. Bütün hadîsçiler şu görüşte ittifak ederler: Haber-i vâhid sınıfına giren bir hadîs, taşıdığı vasıflar sebebiyle zâhiren sahîh olsa da nefsülemirde (gerçekte) sahîh olmayabilir, keza, zâhiren zayıf kabul edilen bir hadîs de nefsülemirde sahîh olabilir. Öyleyse zayıf hadîs, Peygamberimizin (aleyhissalâtu vesselâm) sünneti olma ihtimalini daima taşımaktadır. Bu sebeple, İslâm âlimleri, hadîsi zayıftır diye hemen mülâhaza ve değerlendirme dışı tutmamışlar, onu kuvvetlendirme, onunla sâdece ahlâkî değil, ahkâm sâhasında da amel etmenin yollarını, imkânlarını aramışlardır. Çünkü inanıyorlardı ki, "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın sözü, aslı itibariyle ameli mucibtir, hadîsteki şüphe ise, O (aleyhissalâtu vesselâm)'ndan nakil hususundadır". Öyle ise herhangi bir karîne O (aleyhissalâtu vesselâm)'ndan olduğunu te'yîd edince amelde tereddüt etmemelidir ve öyle yapmışlardır. Kitaplarımızda bunun örnekleri var.

Düzenleyen: Ömer Faruk Ayyıldız (site Admini)

0 yorum: